Değerli okurlarım, hepimizin şaşkınlıkla izlediği gibi yoğun gündem konularıyla karşı karşıyayız. Ancak gözlemliyorum ki herkes biraz olsun o yoğunluklardan sıyrılıp artık daha iç açıcı olay ve durumların takibi arayışında… Bu noktada hepimize biraz olsun rahat bir nefes aldıracak olan sanatın o, bizi her ruh halimizde içine çekip sarıp sarmaladığı güvenli kollarında biraz dinlenmeye ne dersiniz, diyerek kültürel bir davet sunmak istiyorum…
Ceyhan Kent Konseyi çatısı altında düzenlenmiş olan ve 5 Mayıs Pazartesi itibariyle de 20 yazar, 20 yayınevi katılımıyla da Murat Göğebakan Kültür Merkezi’nde bir araya getirilen Kitap ve Kariyer Günleri daveti… Benim de 10 Mayıs Cumartesi günü, saat 14:00’te, FLU ve DÖNGÜ isimli kitaplarım için imza günü düzenleyeceğim bu seçkin sanat yolculuğunda sizleri de aramızda görmekten mutluluk duyacağımızı belirtmek istiyorum.
Adana’ya 2006 yılında ilk kez üniversite kaydımı yapmak için gelmiştim, rahmetli babamla birlikte… O ilk gelişimse yakın çevrem tarafından bir hayli zorlu olmuştu desem inanır mısınız? Doğma büyüme Ankaralı olduğum için Adana’da eğitim görme durumum maalesef ki Adana dışına yansıtılan olumsuz kent imajı dolayısıyla biraz zor kabul edildi. Maalesef ki Adana’yı yaşamayan pek çok kent, buradaki o sanata ve sanatçıya verilen kıymetin de pek farkında olamıyor… Hatta çoğu değerli sanatçımızın Adana topraklarında yetişmiş olduğunu da sanatla ilgilenen kesim haricinde pek de bilen yok açıkçası… Ancak Adana, benim için hem üniversiteyi okuduğum ilk göz nurum hem de kocaman bir sanat şehri… Babamla birlikte üniversite kaydımı yaptırıp Ankara’dan geldiğimizi de Eylül ayında üzerimizde hâlâ mevcut olan montlarımızdan belli ettiğimize aldırmadan, önce o dillere destan kebabımızı yerken çevredeki sıcak ve dostane yaklaşımlardan dolayı dışarıdan nasıl da yanlış anlaşıldığına şaşırmıştık. Ailem Adana’da okumam konusunda, sizde de vardır belki, sivri dilli konuşmak isteyenleri susturarak bana da desteklerini ne güzel ifade etmişlerdi… Kebapların ardından da ilk ziyaret mekânımız Sinema Müzesi olmuştu. Hâlâ ziyaret edemeyenler varsa şimdiki yeni hâliyle de görmenizi mutlaka tavsiye ederim…
Lafı fazla uzatmadan kısa sürede Adana hakkındaki çoğu yanlış anlaşılmanın ne kadar haksızca olduğunu fark etmiş ve tercihim için doğru kentte olduğumu da böylelikle rahat bir biçimde kabul etmiştik. Sonra, yıllar sonra tekrar bu topraklara gelip hatta buraya yerleşeceğimi o yıllarda bilemesem de Adana’nın en çok sanata ve sanatçıya yaklaşımını sevdim diyebilirim…
Bu hafta şöyle bir gündem dışına çıkıp biraz da olsa nefes alacak alanlar yaratalım istedim değerli okurlarım… Ceyhan Kent Konseyi çatısı altında düzenlenen Kitap ve Kariyer Günleri de Adana’nın sanata ve sanatçıya ne denli nahif bir yaklaşım takındığının örneklerinden biri… Katılmak isterseniz, 10 Mayıs Cumartesi saat 14:00’te Murat Göğebakan Kültür Merkezi’nde bir arada olmak dileğimle… Sanatla ve sevgiyle kalın değerli okurlarım…