CUMHURİYET KADINLARI

YAŞAM 30.10.2025 - 06:24, Güncelleme: 30.10.2025 - 06:24 2475 kez okundu.
 

CUMHURİYET KADINLARI

CUMHURİYET KADINLARI: BİLİMDEN SANATA, GELECEĞE İLHAM VERENLER

MAG, Cumhuriyet’in 102. yılında Türkiye’nin ilham veren kadınlarını bir araya getirdi.   Cumhuriyet’in ikinci yüzyılına adım atan Türkiye’de, kadınlar bilimin, sanatın, akademinin ve toplumsal yaşamın her alanında güçlü bir şekilde varlık gösteriyor. MAG, “Cumhuriyet Kadınları” özel dosyasında; ilham verici hikâyeleriyle Türkiye’nin gururu olan altı başarılı ismi buluşturdu: Dünyaca ünlü piyanist Gülsin Onay, Stanford Üniversitesi bilim insanı Dr. Naşide Gözde Durmuş, Microsoft AI Frontiers Genel Müdürü Dr. Ece Kamar, Cambridge Üniversitesi profesörü Prof. Dr. Ayşe Zarakol, Princeton Üniversitesi profesörü Prof. Dr. Filiz Garip ve iş insanı, mimar ve sivil toplum öncüsü Emel Uslu Atik.   Sanattan Bilime, Cumhuriyetin İzinde   Henüz üç buçuk yaşında piyanoya başlayan, “Harika Çocuk Yasası” ile Fransa’ya gönderilen ve Chopin’in en seçkin yorumcularından biri olarak anılan Gülsin Onay, Cumhuriyet’in sanatla kazandırdığı özgürlüğün önemini şu sözlerle anlatıyor: “Cumhuriyet; bireye sesini duyurma, yaratıcılığını özgürce ifade etme ve evrensel değerlerle buluşma fırsatı sunar.” 22 yıldır sanat danışmanlığını yaptığı Gümüşlük Müzik Festivali ile sanatın birleştirici gücünü topluma taşımayı sürdüren Onay, Cumhuriyet’in kültürel kazanımlarını geleceğe aktarıyor.   Bilimin Işığında Bir Cumhuriyet Kadını   Stanford Üniversitesi’nde “Durmuş Lab”ın kurucusu Dr. Naşide Gözde Durmuş, çocuklukta yaşadığı sağlık sorunlarının kendisine bilimin dönüştürücü gücünü öğrettiğini belirterek şöyle diyor: “Cumhuriyet, benim için özgürlüğün, eşitliğin ve bilimin rehber olduğu bir yaşam biçimi.” Kadınların STEM alanlarında görünürlüğünü artırmak için çalışmalarını sürdüren Durmuş, “Kadınların başarılarının artık ‘kadın olmasına rağmen’ değil, ‘yetenekleri sayesinde’ takdir edildiği bir gelecek hayal ediyorum.” diyerek bilimin toplumsal gücüne vurgu yapıyor.   Teknoloji ve Cesaretin Buluştuğu Yolculuk   Microsoft AI Frontiers Genel Müdürü Dr. Ece Kamar, Harvard’dan Microsoft’a uzanan kariyerinde Cumhuriyet’in kadınlara kazandırdığı eşitlikçi mirasın önemini vurguluyor: “Dünyanın uzak bir köşesinde kendi ayaklarım üzerinde duruyorsam, aklımı ve yaratıcılığımı kullanarak bilime katkı sağlayabiliyorsam, bunu cumhuriyetin ve Atatürk devrimlerinin kadınlara sağladığı haklara borçluyum.” Kamar, Cumhuriyet’in kadınlara kazandırdığı “hayal etme cesareti”nin bugün yapay zekâ dünyasında fark yaratan kadınların ortak gücü olduğunu söylüyor.   Akademinin Evrensel Dili   Cambridge Üniversitesi profesörü Prof. Dr. Ayşe Zarakol, göçmen bir ailenin kızı olarak Cumhuriyet’in sunduğu eğitim fırsatlarının hayatını değiştirdiğini ifade ediyor: “Cumhuriyet olmasaydı hiçbirinin mümkün olmayacağını düşünüyorum.” Zarakol, Türkiye’nin ikinci yüzyılında en büyük akademik ihtiyacın düşünce özgürlüğü ve bilimsel üretimi destekleyen bir ortam olduğunu belirtiyor.   Toplumsal Dönüşümün Sosyolojisi   Princeton Üniversitesi profesörü Prof. Dr. Filiz Garip, mühendislikten sosyolojiye geçerek çizdiği özgün kariyer yolculuğunu, Cumhuriyet’in kadınlara tanıdığı özgürlüklerle mümkün kıldığını söylüyor: “Eğitime erişimdeki eşitliğe önem vermek, bu eşitliği istihdama da yansıtmak ve kadınlar her kademede temsil edilene kadar yılmamak hedefimiz olmalı.”   Geleceği Aydınlatan Kadın   Mimar, turizmci ve EUAVAKFI’nın kurucusu Emel Uslu Atik, kadınlara ekonomik bağımsızlık kazandırmak için yürüttüğü projelerle Cumhuriyet ruhunu yaşatıyor: “Cumhuriyet kadını olmak sadece çağdaş ya da eğitimli olmak değil; bir duruşu temsil etmektir. Bizler yalnızca Cumhuriyet’in kazandırdığı haklardan faydalanmakla yetinmeyiz; o kazanımları büyütüp sahip çıkmakla da yükümlüyüz.” Atik, “Cumhuriyet kadınla yükselir, kadınla yaşar.” sözleriyle toplumsal sorumluluk bilincini gelecek kuşaklara taşıyor.   Sanattan bilime, akademiden iş dünyasına uzanan bu altı kadının hikâyesi, Cumhuriyet’in kadınlara kazandırdığı özgüvenin ve vizyonun en güçlü yansıması niteliğinde. MAG’ın “Cumhuriyet Kadınları” özel dosyası, Atatürk’ün “Dünyada her şey kadının eseridir.” sözünü bir kez daha hatırlatıyor ve Türkiye’nin geleceğini aydınlatan kadınlara saygı duruşu niteliği taşıyor.  
CUMHURİYET KADINLARI: BİLİMDEN SANATA, GELECEĞE İLHAM VERENLER

MAG, Cumhuriyet’in 102. yılında Türkiye’nin ilham veren kadınlarını bir araya getirdi.

 

Cumhuriyet’in ikinci yüzyılına adım atan Türkiye’de, kadınlar bilimin, sanatın, akademinin ve toplumsal yaşamın her alanında güçlü bir şekilde varlık gösteriyor. MAG, “Cumhuriyet Kadınları” özel dosyasında; ilham verici hikâyeleriyle Türkiye’nin gururu olan altı başarılı ismi buluşturdu: Dünyaca ünlü piyanist Gülsin Onay, Stanford Üniversitesi bilim insanı Dr. Naşide Gözde Durmuş, Microsoft AI Frontiers Genel Müdürü Dr. Ece Kamar, Cambridge Üniversitesi profesörü Prof. Dr. Ayşe Zarakol, Princeton Üniversitesi profesörü Prof. Dr. Filiz Garip ve iş insanı, mimar ve sivil toplum öncüsü Emel Uslu Atik.

 

Sanattan Bilime, Cumhuriyetin İzinde

 

Henüz üç buçuk yaşında piyanoya başlayan, “Harika Çocuk Yasası” ile Fransa’ya gönderilen ve Chopin’in en seçkin yorumcularından biri olarak anılan Gülsin Onay, Cumhuriyet’in sanatla kazandırdığı özgürlüğün önemini şu sözlerle anlatıyor: “Cumhuriyet; bireye sesini duyurma, yaratıcılığını özgürce ifade etme ve evrensel değerlerle buluşma fırsatı sunar.” 22 yıldır sanat danışmanlığını yaptığı Gümüşlük Müzik Festivali ile sanatın birleştirici gücünü topluma taşımayı sürdüren Onay, Cumhuriyet’in kültürel kazanımlarını geleceğe aktarıyor.

 

Bilimin Işığında Bir Cumhuriyet Kadını

 

Stanford Üniversitesi’nde “Durmuş Lab”ın kurucusu Dr. Naşide Gözde Durmuş, çocuklukta yaşadığı sağlık sorunlarının kendisine bilimin dönüştürücü gücünü öğrettiğini belirterek şöyle diyor: “Cumhuriyet, benim için özgürlüğün, eşitliğin ve bilimin rehber olduğu bir yaşam biçimi.” Kadınların STEM alanlarında görünürlüğünü artırmak için çalışmalarını sürdüren Durmuş, “Kadınların başarılarının artık ‘kadın olmasına rağmen’ değil, ‘yetenekleri sayesinde’ takdir edildiği bir gelecek hayal ediyorum.” diyerek bilimin toplumsal gücüne vurgu yapıyor.

 

Teknoloji ve Cesaretin Buluştuğu Yolculuk

 

Microsoft AI Frontiers Genel Müdürü Dr. Ece Kamar, Harvard’dan Microsoft’a uzanan kariyerinde Cumhuriyet’in kadınlara kazandırdığı eşitlikçi mirasın önemini vurguluyor: “Dünyanın uzak bir köşesinde kendi ayaklarım üzerinde duruyorsam, aklımı ve yaratıcılığımı kullanarak bilime katkı sağlayabiliyorsam, bunu cumhuriyetin ve Atatürk devrimlerinin kadınlara sağladığı haklara borçluyum.” Kamar, Cumhuriyet’in kadınlara kazandırdığı “hayal etme cesareti”nin bugün yapay zekâ dünyasında fark yaratan kadınların ortak gücü olduğunu söylüyor.

 

Akademinin Evrensel Dili

 

Cambridge Üniversitesi profesörü Prof. Dr. Ayşe Zarakol, göçmen bir ailenin kızı olarak Cumhuriyet’in sunduğu eğitim fırsatlarının hayatını değiştirdiğini ifade ediyor: “Cumhuriyet olmasaydı hiçbirinin mümkün olmayacağını düşünüyorum.” Zarakol, Türkiye’nin ikinci yüzyılında en büyük akademik ihtiyacın düşünce özgürlüğü ve bilimsel üretimi destekleyen bir ortam olduğunu belirtiyor.

 

Toplumsal Dönüşümün Sosyolojisi

 

Princeton Üniversitesi profesörü Prof. Dr. Filiz Garip, mühendislikten sosyolojiye geçerek çizdiği özgün kariyer yolculuğunu, Cumhuriyet’in kadınlara tanıdığı özgürlüklerle mümkün kıldığını söylüyor: “Eğitime erişimdeki eşitliğe önem vermek, bu eşitliği istihdama da yansıtmak ve kadınlar her kademede temsil edilene kadar yılmamak hedefimiz olmalı.”

 

Geleceği Aydınlatan Kadın

 

Mimar, turizmci ve EUAVAKFI’nın kurucusu Emel Uslu Atik, kadınlara ekonomik bağımsızlık kazandırmak için yürüttüğü projelerle Cumhuriyet ruhunu yaşatıyor: “Cumhuriyet kadını olmak sadece çağdaş ya da eğitimli olmak değil; bir duruşu temsil etmektir. Bizler yalnızca Cumhuriyet’in kazandırdığı haklardan faydalanmakla yetinmeyiz; o kazanımları büyütüp sahip çıkmakla da yükümlüyüz.” Atik, “Cumhuriyet kadınla yükselir, kadınla yaşar.” sözleriyle toplumsal sorumluluk bilincini gelecek kuşaklara taşıyor.

 

Sanattan bilime, akademiden iş dünyasına uzanan bu altı kadının hikâyesi, Cumhuriyet’in kadınlara kazandırdığı özgüvenin ve vizyonun en güçlü yansıması niteliğinde. MAG’ın “Cumhuriyet Kadınları” özel dosyası, Atatürk’ün “Dünyada her şey kadının eseridir.” sözünü bir kez daha hatırlatıyor ve Türkiye’nin geleceğini aydınlatan kadınlara saygı duruşu niteliği taşıyor.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve adanayerelhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.