Türkiye Futbol Süper Ligi'nde son 3 yıldır ipi göğüsleyen Galatasaray'ın efsanelerinden Fatih Terim'in takımın başına son kez geldiğinde paylaştığı tweet ile başlamak istedim yazıma. Hoca mazide yaşadığı başarılara ve kulüpte geçirdiği güzel zamana ithafen kurmuştu bu cümleyi. Ben de Türk futbolunda geçmiş yıllarda yaşanan olayları özetlemesi için kurdum fakat hoca kadar pozitif değilim bu iki kelimeyi kullanmakta. Peki neden mi bu şekilde düşünüyorum? İşte bu düşünceme destek verebilecek bazı sebepler. Son üç yıldır Galatasaray ve Fenerbahçe'nin tekelinde ilerleyen ligde, futbol severler bu iki kulübün yöneticilerinin vesile olmasıyla birçok kötü anı biriktirdi. Yaşananları burada yazmaya kalksam paragraflar dolacak, taraflar suçu birbirlerine atacaklar o yüzden hiçbirine değinmeye gerek yok; aksine bu olaylardan ders çıkarılması gerektiği kanısındayım. Fakat görebildiğim kadarıyla camialar bu olaylardan kendilerine ders çıkarmayı boşverin, yeni sezona daha da hırçın başladılar. Cuma günü Antep'te oynanan Gaziantep FK-Galatasaray maçında deplasman takımı lehine verilen 2 penaltı kararı ile ev sahibi aleyhine verilen kırmızı kartın ardından, maçtaki bitiş düdüğünden yaklaşık 2 saat sonra Fenerbahçe Spor Kulübü'nün yaptığı açıklama tam olarak Fatih Hoca'nın paylaştığı "nerede kalmıştık?" tweet'i ile bağdaşlaştırılabilir. Geçen gergin sezonun ardından altmış küsur gündür çoğunlukla seçim gündemi, yaz sezonu planlaması ve yaptıkları-yapacakları transferlerle ilgili medya önünde bulunan Fenerbahçe'de kalınan yerden devam edileceği, sosyal medyadan yaptıkları bu paylaşım ile net şekilde ifade edildi. Kulüpler tarafından harcanan milyon euro'ların karşılığı birbirleri ile girecekleri söz dalaşı mı olacak yoksa kadro değerlerine yakın veya üstündeki Avrupa'nın diğer kulüpleri ile mücadeleleri mi olacak, onu haftalar ilerledikçe hep birlikte takip edeceğiz.