“Çocuklar suçlu doğmaz, ihmal edilmiş hayatların sonucudur”
“Çocuklar suçlu doğmaz, ihmal edilmiş hayatların sonucudur”
Nesil SEZGİ YILMAZ: “Çocuklar suçlu doğmaz, ihmal edilmiş hayatların sonucudur”
Nesil SEZGİ YILMAZ: “Çocuklar suçlu doğmaz, ihmal edilmiş hayatların sonucudur”
Nesil SEZGİ YILMAZ: “Çocuklar suçlu doğmaz, ihmal edilmiş hayatların sonucudur” Geçtiğimiz günlerde kamuoyunda geniş yankı uyandıran ve bir çocuğun karıştığı ölüm vakası, çocuk adalet sistemine yönelik tartışmaları yeniden alevlendirdi. Kamuoyunun bir bölümü ve bazı kanaat önderleri, çocukların yetişkinler gibi yargılanması ve cezalandırılması yönünde talepler dile getirirken, çocuk gelişimi ve hakları alanında uzmanlar bu tutumun ciddi sonuçları olabileceğine dikkat çekiyor.
Geçtiğimiz günlerde kamuoyunda geniş yankı uyandıran ve bir çocuğun karıştığı ölüm vakası, çocuk adalet sistemine yönelik tartışmaları yeniden alevlendirdi. Kamuoyunun bir bölümü ve bazı kanaat önderleri, çocukların yetişkinler gibi yargılanması ve cezalandırılması yönünde talepler dile getirirken, çocuk gelişimi ve hakları alanında uzmanlar bu tutumun ciddi sonuçları olabileceğine dikkat çekiyor.
Erişkin Ceza, Çocuk Gerçeğini Ortadan Kaldırmaz
Çocuk Genç Erişkin Danışmanı Nesil Sezgi Yılmaz, çocukları yetişkin gibi cezalandırma talebi sadece öfkeyi tatmin etmeye yönelik olduğunu söyleyerek, “Adaletin temelinde duygu değil, gelişimsel ve bilimsel gerçeklikler yatmalıdır. Ağır bir suç işlenmiş olsa bile çocuk hâlâ çocuktur. Cezalandırmadan ziyade onarıcı adalet esas alınmalıdır” dedi .
Çocukluğu Tanımadan Adalet Olmaz
Tarihten bugüne çocukluk kavramının nasıl değiştiğine dikkat çeken Yılmaz, “Geçmişte çocuklar küçük yetişkinler gibi görülüyordu. Oysa günümüzde psikoloji, nörobilim ve çocuk hakları çocukluğu ayrı bir gelişim evresi olarak tanımlıyor. Onların ergenlik boyunca kademeli olarak olgunlaştığını, özellikle öfke, dışlanma, ani dürtüler karşısında düşünmeden eyleme geçebildiğini ortaya koymuştur. Bu, onları kötü, suçlu yapmaz, kontrol sistemlerinin henüz gelişmekte olduğunu gösterir. 1989’dan bu yana yürürlükte olan Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme de bu anlayışı destekliyor. Türkiye’nin de taraf olduğu bu sözleşme, çocukların gelişim düzeyine uygun şekilde değerlendirilmesini zorunlu kılıyor. Ceza yargılaması da bu ilkeye tabidir. Çocuklar yetişkinler gibi yargılanamaz” diye konuştu.
Ceza Değil, Sorumluluk Sistemine İhtiyaç Var
Yılmaz, çocukların davranışlarının arkasında çoğu zaman ihmal, dışlanma, travma ve şiddetle dolu bir geçmişin yattığını belirterek şunları söyledi:
“Bir çocuk dışlanmış, şiddet görmüş, ihmal edilmişse ve sonunda kendi öğrendiği gibi tepki veriyorsa, bu suça değil, yardım çağrısına işarettir.Bu süreci durdurmak için ceza değil, sorumluluk alacak bir sistem gerekir. O çocuk yalnız bırakılmasaydı, belki o ölüm yaşanmayacaktı. Ceza gerçeği örter, iyileşmeyi değil, susturmayı getirir ama geleceği değiştirmez”
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.