Mustafa Uğur Akça
Köşe Yazarı
Mustafa Uğur Akça
 

Anayasal Bir Hak Olan; Rekabet Hakkı ve Plan Yapımını Yükümlenecek Müelliflerin Yeterliliği Hakkında Yönetmelik

Mevzuatımızda Rekabet Hakkı   Günümüzün hakim sistemi olan, liberal ekonomi anlayışı, “serbest rekabet” ilkesine dayanır (Arkan, 2011: 307). Dolayısıyla rekabetin temelleri de yine bu ekonomi sistemi içinde şekillenmiştir. Ekonomistlerin mutabık oldukları tanım ile rekabet, satıcı ve alıcıların aynı pazarda -serbest koşullarda- fiyat ve üretimi belirlemeleridir. Tanımda yer alan pazar kavramı ise, arz ve talebin buluştuğu yer olarak ifade edilebilir. Başka bir deyişle serbest rekabetin sağlanmış olduğu ortamda pazar, rakip işletmelerce veya kişilerce tüketicilere mal ve hizmet sunulan bir ortamdır (Badur, 2001: 4). Firmalar için son derece önemli olan rekabet, firmaları etkin ve verimli olmaya yöneltir. Bu da daha kaliteli mal ve hizmetin daha düşük fiyatla daha fazla sunulması demektir (İnana ve Piker, 2007: 1).(Ballı, 2015) Haksız rekabet, anayasal bir hak olan rekabet hakkını kötüye kullanmayı engellemek için hüküm altına alınmış kurallardan ibarettir. Diğer bir deyişle haksız rekabet kuralları, rekabetin kötüye kullanımına yol açacak nitelikte davranışların önüne geçilmesi amacına yöneliktir. Bu bağlamda kavram, “ticari hayatın serbest rekabet ilişkileri çerçevesinde sürdürülmesinin sağlanması” fikrine dayanır (Sarıöz, 2012: 1).(Ballı,2015) 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun Dördüncü Kısmı, Haksız Rekabet kavramından söz eder. Türk Ticaret Kanunu'nun Dördüncü Kısım hükümlerinin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. Türkiye Cumhuriyeti Anayasa'sı 167. Maddesinde " Devlet, para, kredi, sermaye, mal ve hizmet piyasalarının sağlıklı ve düzenli işlemelerini sağlayıcı ve geliştirici tedbirleri alır; piyasalarda fiili veya anlaşma sonucu doğacak TEKELLEŞME VE KARTELLEŞMEYİ önler." şeklinde açık, net ve anlaşılabilir olarak ifade edilmiştir. Plan Yapımını Yükümlenecek Müelliflerin Yeterliliği Hakkında Yönetmelik Yönetmeliğin birinci maddesinde geçen, "yönetmelik amacının, şehir ve kasabaların imar plânları da dâhil olmak üzere, yerleşme plânlarının bütün ilgili taraflarca uyulması gereken, güvenilir ve uygulanabilir nitelikte düzenlenebilmesi için plânların yapımı işini üstlenecek müelliflerin ehliyet durumları ile ilgili usûl ve esasları düzenlemek" olduğundan bahsediyor. Plânlama alanı gruplarını içeren yönetmeliğin 5.Maddesi; Madde 5- Yerleşme alanları ve onu bütünleyen çevreye ait alanlar için düzenlenen her (Değişik ibare:RG-20/9/2023-32315) ölçek ve türdeki mekânsal plânların yapım alanlarının büyüklüğü, plân yapımına konu olan yerleşme veya yerleşmeler bütününün gelecekteki muhtemel nüfuslarına veya nüfus toplamlarına göre aşağıdaki plânlama alanı grupları teşkil edilmiştir. a) Plân yapım alanı 10.001 hektar veya daha fazla olan veya geleceğe ait nüfus projeksiyonuna göre 1.000.001 ve daha fazla nüfuslu olabilecek yerleşme ve yerleşme bütünleri, A GRUBU, b) Plân yapım alanı 5.001-10.000 hektar arası olan veya geleceğe ait nüfus projeksiyonuna göre 500.001-1.000.000 nüfuslu olabilecek yerleşme ve yerleşme bütünleri, B GRUBU, c) Plân yapım alanı 2.001-5.000 hektar arası olan veya geleceğe ait nüfus projeksiyonuna göre 200.001-500.000 nüfuslu olabilecek yerleşme ve yerleşme bütünleri, C GRUBU, d) Plân yapım alanı 801-2.000 hektar arası olan veya geleceğe ait nüfus projeksiyonuna göre 50.001-200.000 nüfuslu olabilecek yerleşme ve yerleşme bütünleri, D GRUBU, e) Plân yapım alanı 301-800 hektar arası olan veya geleceğe ait nüfus projeksiyonuna göre 10.001-50.000 nüfuslu olabilecek yerleşme ve yerleşme bütünleri, E GRUBU, f) Plân yapım alanı 25-300 hektar arası olan veya geleceğe ait nüfus projeksiyonuna göre 10.000 ve daha az nüfuslu olabilecek yerleşme ve yerleşme bütünleri, F GRUBU, olarak adlandırılır. Yerleşme plânının yapımında, yukarıda sıralanan alanlara ve nüfus projeksiyonlarına göre bulunan grupların, birbirinden farklı bulunması durumunda o yerleşme için hangi esasa göre belirlenen grup daha üst grup ise, yerleşme o grupta sayılır. (Değişik fıkra:RG-22/1/2019-30663) Her (Değişik ibare:RG-20/9/2023-32315) ölçek ve türdeki mekânsal plânlar, belge uygulamasına tâbidir. Mekânsal Strateji Planları,  Çevre Düzeni Planları yapımında ve bu planlara ilişkin her türlü değişiklik, ilave ve revizyonda A Grubu belge aranır. İmar planları yapımında ise plan yapılacak yerleşmenin planlama alan grubuna uygun yeterlilik belgesi aranır. Büyükşehir belediyesi sınırları içinde kalan yerleşmelerdeki imar planları için de aynı usul tatbik olunur. (Ek fıkra:RG-22/1/2019-30663) Bu çerçevede, ilâve plânlar, plân revizyonları ve (Değişik ibare:RG-20/9/2023-32315) değişiklikleri için ilgili oldukları yürürlükteki plânın alan veya nüfus esasına göre belirlenecek (Değişik ibare:RG-20/9/2023-32315) grupta yeterlilik belgesi aranır. (Ek fıkra:RG-20/9/2023-32315) Ancak, Uygulama İmar Planlarında nüfus, yapı yoğunluğu, kat adedi ve bina yüksekliği değişimi ile alan kulanım kararı dışında kalan parsel ölçeğindeki değişiklikler ve maddi hataların düzeltilmesine yönelik değişikliklerde yeterlilik belge grubu şartı aranmaz. Lakin planı onaylayan kurum, kuruluş ve kişilerin ehliyetinden söz edilmiyor. Planı hazırlamak mı, onaylamak mı daha büyük bir sorumluluk/ehliyet gerektiriyor? Hazırlanan planların şehircilik ilke ve esaslarına uygun olarak ve kamu yararı amacıyla hazırlandığı elbette tartışılır.           Şehircilik Sorunlarının Çözümü; Müellif Karnesi? Bu zamana kadar yapılan geniş kapsamlı ve metropolitan alan planları, ehliyete haiz müellifler tarafından hazırlanmış ise ülkemizin şehircilik sorunları (en temel iki sorun: ulaşım ve barınma) neden artarak devam ediyor? Ülkemizin şehircilik alanındaki sorunlarının mevcudiyetini kimsenin inkar edeceğini düşünmüyorum. Şehircilik alanındaki sorunların çözümünün, müelliflerin karnesinde olmadığı gayet aşikardır. Ünlü bilim insanı Albert Einstein der ki; "Sorunlarımızı onları yaratan düşünce tarzıyla çözemeyiz." Yönetmeliği oluşturan düşünce tarzının, sorunları çözmek amacıyla mı oluşturduğu yoksa haksız rekabet unsurlarının göz ardı edilmesi amacıyla mı oluşturduğunu tartışabilmemiz gerekiyor. Haksız Rekabet Ortamı F karne ehliyetine haiz bir serbest şehirci, mevcut hükümler altında şehircilik hizmetlerini idame ettirerek diğer serbest şehircilik büroları ile nasıl rekabet edebilir? Özellikle Büyükşehir Belediye sınırları içerisinde bulunan F karne ehliyetine sahip bir serbest şehirci nasıl iş yapabilir ? Karne Yönetmeliğinde Bulunan Gruplar ve Etki Alanları Karne yönetmeliğinin bulunduğu bir ortamda, tekelleşme ve kartelleşme nasıl önlenebilir? Rekabet ortamı nasıl sağlanabilir? Yönetmelik, anayasal bir hak olan rekabet hakkıyla çelişmektedir. Yönetmeliğin revize edilmesi veyahut daha da iyisi, yönetmeliğin tamamen yürürlükten kaldırılması ve haksız rekabeti önleyici tedbirler alınması gerekmektedir. Saygılarımla Mustafa Uğur AKÇA Şehir ve Bölge Plancısı
Ekleme Tarihi: 28 Temmuz 2025 -Pazartesi
Mustafa Uğur Akça

Anayasal Bir Hak Olan; Rekabet Hakkı ve Plan Yapımını Yükümlenecek Müelliflerin Yeterliliği Hakkında Yönetmelik

Mevzuatımızda Rekabet Hakkı

 

Günümüzün hakim sistemi olan, liberal ekonomi anlayışı, “serbest rekabet” ilkesine dayanır (Arkan, 2011: 307). Dolayısıyla rekabetin temelleri de yine bu ekonomi sistemi içinde şekillenmiştir. Ekonomistlerin mutabık oldukları tanım ile rekabet, satıcı ve alıcıların aynı pazarda -serbest koşullarda- fiyat ve üretimi belirlemeleridir. Tanımda yer alan pazar kavramı ise, arz ve talebin buluştuğu yer olarak ifade edilebilir. Başka bir deyişle serbest rekabetin sağlanmış olduğu ortamda pazar, rakip işletmelerce veya kişilerce tüketicilere mal ve hizmet sunulan bir ortamdır (Badur, 2001: 4). Firmalar için son derece önemli olan rekabet, firmaları etkin ve verimli olmaya yöneltir. Bu da daha kaliteli mal ve hizmetin daha düşük fiyatla daha fazla sunulması demektir (İnana ve Piker, 2007: 1).(Ballı, 2015)

Haksız rekabet, anayasal bir hak olan rekabet hakkını kötüye kullanmayı engellemek için hüküm altına alınmış kurallardan ibarettir. Diğer bir deyişle haksız rekabet kuralları, rekabetin kötüye kullanımına yol açacak nitelikte davranışların önüne geçilmesi amacına yöneliktir. Bu bağlamda kavram, “ticari hayatın serbest rekabet ilişkileri çerçevesinde sürdürülmesinin sağlanması” fikrine dayanır (Sarıöz, 2012: 1).(Ballı,2015)

6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun Dördüncü Kısmı, Haksız Rekabet kavramından söz eder. Türk Ticaret Kanunu'nun Dördüncü Kısım hükümlerinin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasa'sı 167. Maddesinde " Devlet, para, kredi, sermaye, mal ve hizmet piyasalarının sağlıklı ve düzenli işlemelerini sağlayıcı ve geliştirici tedbirleri alır; piyasalarda fiili veya anlaşma sonucu doğacak TEKELLEŞME VE KARTELLEŞMEYİ önler." şeklinde açık, net ve anlaşılabilir olarak ifade edilmiştir.

Plan Yapımını Yükümlenecek Müelliflerin Yeterliliği Hakkında Yönetmelik

Yönetmeliğin birinci maddesinde geçen, "yönetmelik amacının, şehir ve kasabaların imar plânları da dâhil olmak üzere, yerleşme plânlarının bütün ilgili taraflarca uyulması gereken, güvenilir ve uygulanabilir nitelikte düzenlenebilmesi için plânların yapımı işini üstlenecek müelliflerin ehliyet durumları ile ilgili usûl ve esasları düzenlemek" olduğundan bahsediyor.

Plânlama alanı gruplarını içeren yönetmeliğin 5.Maddesi;
Madde 5- Yerleşme alanları ve onu bütünleyen çevreye ait alanlar için düzenlenen her (Değişik ibare:RG-20/9/2023-32315) ölçek ve türdeki mekânsal plânların yapım alanlarının büyüklüğü, plân yapımına konu olan yerleşme veya yerleşmeler bütününün gelecekteki muhtemel nüfuslarına veya nüfus toplamlarına göre aşağıdaki plânlama alanı grupları teşkil edilmiştir.

a) Plân yapım alanı 10.001 hektar veya daha fazla olan veya geleceğe ait nüfus projeksiyonuna göre 1.000.001 ve daha fazla nüfuslu olabilecek yerleşme ve yerleşme bütünleri, A GRUBU,

b) Plân yapım alanı 5.001-10.000 hektar arası olan veya geleceğe ait nüfus projeksiyonuna göre 500.001-1.000.000 nüfuslu olabilecek yerleşme ve yerleşme bütünleri, B GRUBU,

c) Plân yapım alanı 2.001-5.000 hektar arası olan veya geleceğe ait nüfus projeksiyonuna göre 200.001-500.000 nüfuslu olabilecek yerleşme ve yerleşme bütünleri, C GRUBU,

d) Plân yapım alanı 801-2.000 hektar arası olan veya geleceğe ait nüfus projeksiyonuna göre 50.001-200.000 nüfuslu olabilecek yerleşme ve yerleşme bütünleri, D GRUBU,

e) Plân yapım alanı 301-800 hektar arası olan veya geleceğe ait nüfus projeksiyonuna göre 10.001-50.000 nüfuslu olabilecek yerleşme ve yerleşme bütünleri, E GRUBU,

f) Plân yapım alanı 25-300 hektar arası olan veya geleceğe ait nüfus projeksiyonuna göre 10.000 ve daha az nüfuslu olabilecek yerleşme ve yerleşme bütünleri, F GRUBU,

olarak adlandırılır.

Yerleşme plânının yapımında, yukarıda sıralanan alanlara ve nüfus projeksiyonlarına göre bulunan grupların, birbirinden farklı bulunması durumunda o yerleşme için hangi esasa göre belirlenen grup daha üst grup ise, yerleşme o grupta sayılır.

(Değişik fıkra:RG-22/1/2019-30663) Her (Değişik ibare:RG-20/9/2023-32315) ölçek ve türdeki mekânsal plânlar, belge uygulamasına tâbidir. Mekânsal Strateji Planları,  Çevre Düzeni Planları yapımında ve bu planlara ilişkin her türlü değişiklik, ilave ve revizyonda A Grubu belge aranır. İmar planları yapımında ise plan yapılacak yerleşmenin planlama alan grubuna uygun yeterlilik belgesi aranır. Büyükşehir belediyesi sınırları içinde kalan yerleşmelerdeki imar planları için de aynı usul tatbik olunur.

(Ek fıkra:RG-22/1/2019-30663) Bu çerçevede, ilâve plânlar, plân revizyonları ve (Değişik ibare:RG-20/9/2023-32315) değişiklikleri için ilgili oldukları yürürlükteki plânın alan veya nüfus esasına göre belirlenecek (Değişik ibare:RG-20/9/2023-32315) grupta yeterlilik belgesi aranır.

(Ek fıkra:RG-20/9/2023-32315) Ancak, Uygulama İmar Planlarında nüfus, yapı yoğunluğu, kat adedi ve bina yüksekliği değişimi ile alan kulanım kararı dışında kalan parsel ölçeğindeki değişiklikler ve maddi hataların düzeltilmesine yönelik değişikliklerde yeterlilik belge grubu şartı aranmaz.

Lakin planı onaylayan kurum, kuruluş ve kişilerin ehliyetinden söz edilmiyor. Planı hazırlamak mı, onaylamak mı daha büyük bir sorumluluk/ehliyet gerektiriyor?

Hazırlanan planların şehircilik ilke ve esaslarına uygun olarak ve kamu yararı amacıyla hazırlandığı elbette tartışılır.

 

 

 

 

 

Şehircilik Sorunlarının Çözümü; Müellif Karnesi?

Bu zamana kadar yapılan geniş kapsamlı ve metropolitan alan planları, ehliyete haiz müellifler tarafından hazırlanmış ise ülkemizin şehircilik sorunları (en temel iki sorun: ulaşım ve barınma) neden artarak devam ediyor? Ülkemizin şehircilik alanındaki sorunlarının mevcudiyetini kimsenin inkar edeceğini düşünmüyorum. Şehircilik alanındaki sorunların çözümünün, müelliflerin karnesinde olmadığı gayet aşikardır.

Ünlü bilim insanı Albert Einstein der ki; "Sorunlarımızı onları yaratan düşünce tarzıyla çözemeyiz."

Yönetmeliği oluşturan düşünce tarzının, sorunları çözmek amacıyla mı oluşturduğu yoksa haksız rekabet unsurlarının göz ardı edilmesi amacıyla mı oluşturduğunu tartışabilmemiz gerekiyor.

Haksız Rekabet Ortamı

F karne ehliyetine haiz bir serbest şehirci, mevcut hükümler altında şehircilik hizmetlerini idame ettirerek diğer serbest şehircilik büroları ile nasıl rekabet edebilir? Özellikle Büyükşehir Belediye sınırları içerisinde bulunan F karne ehliyetine sahip bir serbest şehirci nasıl iş yapabilir ?

Makale içeriği

Karne Yönetmeliğinde Bulunan Gruplar ve Etki Alanları

Karne yönetmeliğinin bulunduğu bir ortamda, tekelleşme ve kartelleşme nasıl önlenebilir? Rekabet ortamı nasıl sağlanabilir? Yönetmelik, anayasal bir hak olan rekabet hakkıyla çelişmektedir. Yönetmeliğin revize edilmesi veyahut daha da iyisi, yönetmeliğin tamamen yürürlükten kaldırılması ve haksız rekabeti önleyici tedbirler alınması gerekmektedir.

Saygılarımla

Mustafa Uğur AKÇA

Şehir ve Bölge Plancısı

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve adanayerelhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.