Üretici: “Domates eken arkadaşı traktörünü satmak zorunda kaldı”

GÜNDEM 27.04.2025 - 09:17, Güncelleme: 27.04.2025 - 09:17 1012 kez okundu.
 

Üretici: “Domates eken arkadaşı traktörünü satmak zorunda kaldı”

Gürer: “TARSİM primleri çiftçilerin belini büküyor”

CHP Niğde Milletvekili ve Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, yapılan incelemelere göre çiftçinin yüzde 74'ündeki ürün ektiği, arz açığı ve olumsuz koşulların ortadan kaldırılmasını sağlayan ekim yapan çiftçinin kalan otuzlarda kaldığını söyledi. Gürer, “Tarımda üretimin gerçekleştirilmesi şartı!” Girilen maliyetlerden iklim sıcaklığına, TARSİM primlerinden çoban bulma sorununa kadar pek çok konuda çözüm üretilmesinin iktidarın görevine işaret etti. Çiftçi beşici Atakan Dündar ise acı gerçeği paylaştı: “6 liraya sattığımız arpanın tohumunu 15 liraya satın aldık.” dedi. ÜRETİM PLANLAMASI EKSİKLİĞİ BÜYÜK SORUN Tarımda üretimin öneminin önemine dikkat etmek CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, "Ülkemizde tarımın en önemli sorunlarından biri de üretim serbesttir. Çiftçilerin üretim ücretlerine göre, yüzde 74'ü satın alındığı ürün, yüzde 30'u ise satışı hızlı olan ürün ekiyor. Yüzde 30'u da daha iyi kazanacağını ekimine yöneliyor. Su sorunu ve riskleri alan ise sınırlı sayıda var. Organik tarım ve iyi tarım örneklerinde ise yeterli atılım sağlanamıyor.” dedi. Gürer, çiftçilere yönelik yapılan anketlerde büyük soruna giren maliyetlerin arttığını belirterek, "Girdi maliyetlerindeki artış birinci sırada, iklimsel problemler ikinci sırada, işçi bulamama ise üçüncü sırada kalıyor. Çiftçiler, oda, birlik ve kooperatiflere yönelik genel düzenlenmeler yapılıyor, daha az ama daha etkili yapıların örnekleri dile getiriliyor. Ayrıca TARSİM sigortasından kredi teminine kadar daha çiftçi yanlısı uygulamaları beklediklerini belirtiyorlar. Özellikle, "Biz üretiyoruz; aracı ve büyük marketler sırtımızdan kazanıyoruz. Bir de ithalatla, aldığımız ürün değer bu şekilde önümüz kesiliyor. Çiftçi, üretici ve kurulumun korunacağı kurallara ihtiyaç var." diyorlar. “6 LİRAYA SATIP, 15 LİRAYA TOHUM ALIYORUZ” Atakan Dündar, üretim tercihlerini ve yaşadıkları sorunları şu sözlerle aktardı: "Bizim üyeleri kurak bir memleket olduğu için genellikle vatandaş bir yıl arpa ekiyorsa bir yıl buğday ekiyor. Onu da işte kurak gitti mi, dönüm başı 100 kilo arpa alıyor. Zaten o da gittiği harcamalar fazla olduğu için masrafını ödemiyor, hep zarar. Ondan sonra, 6 liraya geçen sene arpa satıyoruz, 15 liraya tohum yetiştiren tarlaya geri ekiyoruz. Yani 6 liraya satıp 15 liradan geri Geçen yıl tohumunu aldığını söyledi; 6 liraydı arpanın kilosu, henüz yapmadığım için bazı arkadaşlardan da aldım. Tekrar tarlalara tohum ekerken hazır tohumun kilosunu 15 liradan aldım.” Dündar, sulama maliyetlerine de değinerek, "Geçen sene ben bir saat suya 500 liradan su parası ödedi. Bu sene 700 mü olur, 800 mü olur, kaç kere zam geldi?" diye konuştu.   TARSİM PRİMLERİ ÇOK YÜKSEK Sigorta sistemi çiftçisi için yetersiz olduğunu ifade eden Dündar, "TARSİM sigortası yaptıramıyoruz çünkü primler çok yüksek. Bazı ürünler sigortalatsak bile, don gibi önemli riskleri kapsamıyor." dedi. CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım Köy İşleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, "TARSİM, iklim değişikliği göz önüne alınmadan yeniden yapılandırılabilir. TARSİM sigortasında prim desteklendiğini dondurulmada %66'dan %75'e çıkarılma için kanun teklifi verdim. TARSİM sigorta uygulaması ile ilgili çiftçi ve ciddi sorunlar var. Çiftçi, TARSİM koşullarının ağır olduğunu, 8-10 yaşında TARSİM tarafından ellerinden alındığını, ürün gibi davrandığını TARSİM'de yeni bir yapılanmaya ihtiyaç var.” dedi. HAYVANCILIKTA DA SORUNLAR DERİNLEŞİYOR Ulukışla Beyağıl Köyünden Çiftçi ve Besici Atakan Dündar, hayvancılığın bölgede giderek zorlaştığını ifade ederek, “Biz hayvancılık yapıyoruz. Hani diyorlar 'etin kilosu şu oldu, etin kilosu bu oldu.' Hayvancılık çok zor bir meslek. Bir, çoban bulamıyor. İkincisi, Beyağıl sınırının dörtte üçü orman. Ondan sonra diyor ki: 'Burası komple orman.' Şu anda gördüğün dağlar var, az bir yer bu tarafta, sana destek veriyor, cüz'î bir fiyat, adam koyunculuk yapabiliyor. 500 koyun besleyebiliyor. Yaşım 43; ?” CHP'li Ömer Fethi Gürer, keçilerin doğal olarak budama yaparak içinde otları tüketerek orman yangınlarını önlüyor ve ormanların bakımına katkı sağlıyordu. Ancak yanlış politikalar hem hayvancılığı hem de ormanları olumsuz etkiliyor.” dedi. “DOMATES EKEN ARKADAŞ TRAKTÖRÜNÜ SATMAK ZORUNDA KALDI” Üretici Atakan Dündar, sebze verimlerinin de bölgede görülen bölgeden somut bir örnekle açıkladı: "Burada domates işi deneyinen gruplarda da oldu. Köyden adam masrafını ödeyemedi, adam altında traktörünü, arabasını sattı. Böyle köylü mü olur?
Gürer: “TARSİM primleri çiftçilerin belini büküyor”

CHP Niğde Milletvekili ve Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, yapılan incelemelere göre çiftçinin yüzde 74'ündeki ürün ektiği, arz açığı ve olumsuz koşulların ortadan kaldırılmasını sağlayan ekim yapan çiftçinin kalan otuzlarda kaldığını söyledi.

Gürer, “Tarımda üretimin gerçekleştirilmesi şartı!” Girilen maliyetlerden iklim sıcaklığına, TARSİM primlerinden çoban bulma sorununa kadar pek çok konuda çözüm üretilmesinin iktidarın görevine işaret etti. Çiftçi beşici Atakan Dündar ise acı gerçeği paylaştı: “6 liraya sattığımız arpanın tohumunu 15 liraya satın aldık.” dedi.

ÜRETİM PLANLAMASI EKSİKLİĞİ BÜYÜK SORUN

Tarımda üretimin öneminin önemine dikkat etmek CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, "Ülkemizde tarımın en önemli sorunlarından biri de üretim serbesttir. Çiftçilerin üretim ücretlerine göre, yüzde 74'ü satın alındığı ürün, yüzde 30'u ise satışı hızlı olan ürün ekiyor. Yüzde 30'u da daha iyi kazanacağını ekimine yöneliyor. Su sorunu ve riskleri alan ise sınırlı sayıda var. Organik tarım ve iyi tarım örneklerinde ise yeterli atılım sağlanamıyor.” dedi.

Gürer, çiftçilere yönelik yapılan anketlerde büyük soruna giren maliyetlerin arttığını belirterek, "Girdi maliyetlerindeki artış birinci sırada, iklimsel problemler ikinci sırada, işçi bulamama ise üçüncü sırada kalıyor. Çiftçiler, oda, birlik ve kooperatiflere yönelik genel düzenlenmeler yapılıyor, daha az ama daha etkili yapıların örnekleri dile getiriliyor. Ayrıca TARSİM sigortasından kredi teminine kadar daha çiftçi yanlısı uygulamaları beklediklerini belirtiyorlar. Özellikle, "Biz üretiyoruz; aracı ve büyük marketler sırtımızdan kazanıyoruz. Bir de ithalatla, aldığımız ürün değer bu şekilde önümüz kesiliyor. Çiftçi, üretici ve kurulumun korunacağı kurallara ihtiyaç var." diyorlar.

“6 LİRAYA SATIP, 15 LİRAYA TOHUM ALIYORUZ”

Atakan Dündar, üretim tercihlerini ve yaşadıkları sorunları şu sözlerle aktardı: "Bizim üyeleri kurak bir memleket olduğu için genellikle vatandaş bir yıl arpa ekiyorsa bir yıl buğday ekiyor. Onu da işte kurak gitti mi, dönüm başı 100 kilo arpa alıyor. Zaten o da gittiği harcamalar fazla olduğu için masrafını ödemiyor, hep zarar. Ondan sonra, 6 liraya geçen sene arpa satıyoruz, 15 liraya tohum yetiştiren tarlaya geri ekiyoruz. Yani 6 liraya satıp 15 liradan geri Geçen yıl tohumunu aldığını söyledi; 6 liraydı arpanın kilosu, henüz yapmadığım için bazı arkadaşlardan da aldım. Tekrar tarlalara tohum ekerken hazır tohumun kilosunu 15 liradan aldım.”

Dündar, sulama maliyetlerine de değinerek, "Geçen sene ben bir saat suya 500 liradan su parası ödedi. Bu sene 700 mü olur, 800 mü olur, kaç kere zam geldi?" diye konuştu.

 

TARSİM PRİMLERİ ÇOK YÜKSEK

Sigorta sistemi çiftçisi için yetersiz olduğunu ifade eden Dündar, "TARSİM sigortası yaptıramıyoruz çünkü primler çok yüksek. Bazı ürünler sigortalatsak bile, don gibi önemli riskleri kapsamıyor." dedi.

CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım Köy İşleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, "TARSİM, iklim değişikliği göz önüne alınmadan yeniden yapılandırılabilir. TARSİM sigortasında prim desteklendiğini dondurulmada %66'dan %75'e çıkarılma için kanun teklifi verdim. TARSİM sigorta uygulaması ile ilgili çiftçi ve ciddi sorunlar var. Çiftçi, TARSİM koşullarının ağır olduğunu, 8-10 yaşında TARSİM tarafından ellerinden alındığını, ürün gibi davrandığını TARSİM'de yeni bir yapılanmaya ihtiyaç var.” dedi.

HAYVANCILIKTA DA SORUNLAR DERİNLEŞİYOR

Ulukışla Beyağıl Köyünden Çiftçi ve Besici Atakan Dündar, hayvancılığın bölgede giderek zorlaştığını ifade ederek, “Biz hayvancılık yapıyoruz. Hani diyorlar 'etin kilosu şu oldu, etin kilosu bu oldu.' Hayvancılık çok zor bir meslek. Bir, çoban bulamıyor. İkincisi, Beyağıl sınırının dörtte üçü orman. Ondan sonra diyor ki: 'Burası komple orman.' Şu anda gördüğün dağlar var, az bir yer bu tarafta, sana destek veriyor, cüz'î bir fiyat, adam koyunculuk yapabiliyor. 500 koyun besleyebiliyor. Yaşım 43; ?”

CHP'li Ömer Fethi Gürer, keçilerin doğal olarak budama yaparak içinde otları tüketerek orman yangınlarını önlüyor ve ormanların bakımına katkı sağlıyordu. Ancak yanlış politikalar hem hayvancılığı hem de ormanları olumsuz etkiliyor.” dedi.

“DOMATES EKEN ARKADAŞ TRAKTÖRÜNÜ SATMAK ZORUNDA KALDI”

Üretici Atakan Dündar, sebze verimlerinin de bölgede görülen bölgeden somut bir örnekle açıkladı: "Burada domates işi deneyinen gruplarda da oldu. Köyden adam masrafını ödeyemedi, adam altında traktörünü, arabasını sattı. Böyle köylü mü olur?

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve adanayerelhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.