“BAROLAR SUSARSA HUKUK SUSAR, ADALET SUSAR”

    Adana Barosu tarafından son dönemde yaşanan gelişmelerle ilgili kaygı ve çözüm önerileri paylaşımı için “Hukuk Devleti İçin Çağrı” kapsamındaki basın açıklaması tanıtımı.   Adliye önünde cübbeli olarak açıklama basın açıklamasına Adana Barosu Başkanı Av. Volkan Böke, yönetim kurulu üyeleri, çok sayıda avukat ve basın mensupları katıldı.   Açıklamayı gerçekleştiren Başkan Av. Volkan Böke, "Ülkemizde yaşanan olaylarla hukuk devleti ilkesine, demokrasiye ve yargıya olan riske zarar için tavsiye edilen günlerde geçmekteyiz. İstanbul Barosu Adı ve Yönetim Kurulu Üyeleri hakkında 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davaname ile görevden alınmasına karar verilmiş olması; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ile bazı belediyeleri ve belediyeleri hakkında yapılan açıklama, zamanında bir kısım kesintileri ve sokak görev sırasında, avukatlık kanununun olup ve olup olmadığı ihtiyacın doğmasıdır.” dedi.   Hukukun üstünlüğü, adil yargılanma hakkı ve savunma özgürlüğün demokratik bir toplumun vazgeçilmez unsurları olduğunu vurgulayan Av. Böke, "Söz konusu ilkeler bilinçli yıllık hukuk uygulamaları sonunda doğmuş, çağdaş ve hemen hemen tüm hukuk devletlerince de kabul edilmiş ilkelerdir. Anladığımız ilkelerin kişilerin özgürlük koruma amacına yönelik olduğu kadar toplumsal barışın eşitlikna da hizmet etmektedirler. Bu ilkelerle çatışan, bu ilkelerle mücadele eden her uygulama "çağdaş medeniyetin sürdürülebilirliği üzerine çıkma" iddiası ile kurulan Cumhuriyet idealine de olduğu gibi, bu hakların sahibi olan yurttaşlar da bir hak verecek, toplumsal barışa da bakım sağlayacak." cümlelerini kullanmışlardır. Av. Böke, dünyanın sayı itibariyle en büyük barosu olan ve 147 yıllık geçmişe sahip İstanbul Barosu'nun bir basın açıklaması nedeniyle böylesi bir davaya maruz kalmanın adaletin oluşumu için görevli olan barolar üzerinde baskı oluşturulduna dikkat edilmemesinin konuşmasının devamında raporlandığı bildirildi: "Davanamenin tek dayanağı, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından davalılar hakkında yeniden bir ceza soruşturması başlatılmıştır. Ancak Kanun, avukatların işlemleri sırasında işledikleri suçlardan dolayı haklarında soruşturma işlemleri Adalet Bakanlığı'nın tabine edilmiştir. Böylece yasacı tarafından savunmanın bağımsız ölçümlerinde işlemin Avukat yürütmesini kolaylaştırmak istenmiş ve taşımalar özel bir soruşturmaya tabi olmuştur. Bu sürede, İstanbul Barosu ve yönetim kurulu Adalet Bakanlığınca verilen izninin İdari yargının vereceği karar ile dava adının dayanağı, cezai soruşturmanın temelsiz kalabilme durumu mevcut ki, bu ihtimalin gerçekleşmesi halinde hızlı bir şekilde imkansız sonuçların doğacağı aşikardır.”