Adana Barosu Hayvanları Koruma Günü’nde basın açıklaması yaptı.

GÜNDEM 04.10.2023 - 19:04, Güncelleme: 04.10.2023 - 19:08 1342+ kez okundu.
 

Adana Barosu Hayvanları Koruma Günü’nde basın açıklaması yaptı.

Adana Barosu Avukatlar Salonu’nda bir araya gelen avukatlar, hayvanlara yönelik haksız muamelelere karşı yasaların daha etkin hale getirilmesi çağrısında bulunuldu.

  Adana Barosu Hayvan Hakları Komisyonu tarafından yapılan basın açıklaması şöyle; “Bizler bugün Adana Barosu mensubu  hukukçu ve avukatlar olarak 4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günü’nde bir araya geldik.     Hayvanlar insanlar için hayati önem taşıyan canlılardır. Doğanın dengesi, insan yaşamının sürebilmesi için insanların hayvanlara ihtiyacı vardır ve hep olacaktır.   Yaşadığımız coğrafyada, hayvanları korumak bir yana; türlerini yok edecek düzeyde hak ihlalleri ile hak ettiği değeri görmeyen ve hatta toplumun bir kesimi tarafından görülmek istenmeyen en savunmasız canlı türü olarak hayvanları ilk sıraya koyabiliriz. Her gün sayısız sahipli veya sahipsiz hayvana ‘VİCDAN’ ‘MERHAMET’ yoksunu  insanlarca kanuni tanımı ile işkence edilmekte  veya acımasız ve zalimce muamelede bulunulmaktadır. Günümüzde yüzlerce tür, yüzlerce av hayvanı nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya bulunmaktadır. Avcılığın resmi makamlar nezdinde kabul görmesi neticesinde hayvanların yaşam hakkına devlet eliyle müdahale edilmektedir. Deneylerde kullanılarak öldürülen yunus parklarında, hayvanat bahçelerinde, pet shoplarda sömürülen canlılar insanlık adına affedilemez bir ayıptır.  Temelde bu canların yaşam hakkı ihlal edilmektedir. Maalesef ki bu haksız muamelelerin tek kaynağı da insandır. Kendini her şeyin sahibi sanan, her şey insan için mantığıyla hareket eden insanoğlu, bu canlıların yaşam alanlarına müdahale ettiği yetmezmiş gibi doğanın da yalnız ve daimi sahibi gibi davranmakta ve merhametsiz, canice davranışlarla hayvanların yaşam hakkına haksızca müdahale etmektedir. Yıllardır değişmeyen bu gerçeklik son yıllarda devlet yetkilileri ve kurumların 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu ve 7332 Sayılı “Hayvanları Koruma Kanunu ile Türk Ceza Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunu'na ve yönetmeliklere aykırı nefret söylemi denebilecek hayvan düşmanı açıklamaları ile daha vahim bir hal almıştır.   Caydırıcı olmayan yasaların ve devlet kurumlarının  havyanları koruyamamasından güç alan VİCDAN MERHAMET duygusundan yoksun kişilerce  sosyal medya üzerinden sahipsiz köpeklerin  insanlara saldırdıklarına  yönelik gerçek dışı video ve haber paylaşımları ile  tüm topluma nefret aşılanmaktadır.  Yasaya göre yaşam alanlarından alındıktan sonra hayvanların bakım evlerinde rehabilite edilip, aşılanıp, kısırlaştırılmaları sonrasında tekrar alındıkları yere bırakılmaları veya sahiplendirilmeleri düzenlenmişken, ömür boyu hapis olacakları ve haberlerde de gördüğümüz üzere kimi bakım evi çalışanlarınca işkenceye maruz kalmalarına göz yumularak, bilinmezliğe sürüklenmeleri, barınak adı altında ölüm kamplarına kapatılmaları istenilmektedir. Yine yakın zamanda basında yer alan haberlerde Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesinde oluşturulan komisyonca ''sahipsiz köpeklerin toplanarak daimi şekilde barınaklara kapatılması ve ihtiyaç halinde uyutulması, yani öldürülmesi gerektiğini öngören bir rapor hazırlandığı iddia edilmiştir. Adana Barosu Hayvan Hakları Komisyonu olarak hayvanlara yönelik haksız muamelelere karşı adalet mücadelesi vermeye devam edeceğiz.”    
Adana Barosu Avukatlar Salonu’nda bir araya gelen avukatlar, hayvanlara yönelik haksız muamelelere karşı yasaların daha etkin hale getirilmesi çağrısında bulunuldu.

 

Adana Barosu Hayvan Hakları Komisyonu tarafından yapılan basın açıklaması şöyle;

“Bizler bugün Adana Barosu mensubu  hukukçu ve avukatlar olarak 4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günü’nde bir araya geldik.  

 

Hayvanlar insanlar için hayati önem taşıyan canlılardır. Doğanın dengesi, insan yaşamının sürebilmesi için insanların hayvanlara ihtiyacı vardır ve hep olacaktır.

 

Yaşadığımız coğrafyada, hayvanları korumak bir yana; türlerini yok edecek düzeyde hak ihlalleri ile hak ettiği değeri görmeyen ve hatta toplumun bir kesimi tarafından görülmek istenmeyen en savunmasız canlı türü olarak hayvanları ilk sıraya koyabiliriz.

Her gün sayısız sahipli veya sahipsiz hayvana ‘VİCDAN’ ‘MERHAMET’ yoksunu  insanlarca kanuni tanımı ile işkence edilmekte  veya acımasız ve zalimce muamelede bulunulmaktadır.

Günümüzde yüzlerce tür, yüzlerce av hayvanı nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya bulunmaktadır.

Avcılığın resmi makamlar nezdinde kabul görmesi neticesinde hayvanların yaşam hakkına devlet eliyle müdahale edilmektedir. Deneylerde kullanılarak öldürülen yunus parklarında, hayvanat bahçelerinde, pet shoplarda sömürülen canlılar insanlık adına affedilemez bir ayıptır. 

Temelde bu canların yaşam hakkı ihlal edilmektedir. Maalesef ki bu haksız muamelelerin tek kaynağı da insandır.

Kendini her şeyin sahibi sanan, her şey insan için mantığıyla hareket eden insanoğlu, bu canlıların yaşam alanlarına müdahale ettiği yetmezmiş gibi doğanın da yalnız ve daimi sahibi gibi davranmakta ve merhametsiz, canice davranışlarla hayvanların yaşam hakkına haksızca müdahale etmektedir. Yıllardır değişmeyen bu gerçeklik son yıllarda devlet yetkilileri ve kurumların 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu ve 7332 Sayılı “Hayvanları Koruma Kanunu ile Türk Ceza Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunu'na ve yönetmeliklere aykırı nefret söylemi denebilecek hayvan düşmanı açıklamaları ile daha vahim bir hal almıştır.

 

Caydırıcı olmayan yasaların ve devlet kurumlarının  havyanları koruyamamasından güç alan VİCDAN MERHAMET duygusundan yoksun kişilerce  sosyal medya üzerinden sahipsiz köpeklerin  insanlara saldırdıklarına  yönelik gerçek dışı video ve haber paylaşımları ile  tüm topluma nefret aşılanmaktadır.

 Yasaya göre yaşam alanlarından alındıktan sonra hayvanların bakım evlerinde rehabilite edilip, aşılanıp, kısırlaştırılmaları sonrasında tekrar alındıkları yere bırakılmaları veya sahiplendirilmeleri düzenlenmişken, ömür boyu hapis olacakları ve haberlerde de gördüğümüz üzere kimi bakım evi çalışanlarınca işkenceye maruz kalmalarına göz yumularak, bilinmezliğe sürüklenmeleri, barınak adı altında ölüm kamplarına kapatılmaları istenilmektedir. Yine yakın zamanda basında yer alan haberlerde Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesinde oluşturulan komisyonca ''sahipsiz köpeklerin toplanarak daimi şekilde barınaklara kapatılması ve ihtiyaç halinde uyutulması, yani öldürülmesi gerektiğini öngören bir rapor hazırlandığı iddia edilmiştir.

Adana Barosu Hayvan Hakları Komisyonu olarak hayvanlara yönelik haksız muamelelere karşı adalet mücadelesi vermeye devam edeceğiz.”  

 

Adana HABERİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve adanayerelhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.