DENİZLİ İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜNÜN TEHDİTİ GERÇEK Mİ OLUYOR?


Eğitim Gücü Sendikası Denizli İl Temsilcisi Gülay ÇETKİN, Buldan’da sendikal mobbing yüzünden
şikayetleri sonucunda Maarif Müfettişlerinin yanlı davrandığı, süreci soruşturmanın yönünü
değiştirmeye çalışanların davranışlarını pekiştirir şekilde yönetmeye başlamaları üzerine Milli Eğitim
Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığına resmi yazı yazarak şikayetlerinin kendilerince incelenmesini talep
ettiklerini söyledi. Çetkin;” Adaletin tecellisi ile görevlendirilenlerin süreci getirdiği nokta bizleri
hayretler içinde bıraktı. Şikayet eden taraf sorgulanmaya başladı. Ve sorulan sorulardan ve
sonrasında yaşananlardan çıkan sonuç şu ki; şikayet eden taraf hakkında biri ve birileri tarafından el
altından bir şeyler yapılmış. Bunu itiraf ettiklerine dair de kanıtlarımız var elbette, Bakanlık
yetkililerine bunu da göstereceğiz.
İl Milli Eğitim Müdürü, şikayet olursa okulun dağıtılacağını söylemişti. Sistem aynı sistem.
Geçtiğimiz ayda Buldan’da yaşanan bu olaylarla ilgili Denizli İl Milli Eğitim Müdürüne durumu arz
ettiklerinde bir okul örneği ile okuldan haklı haksız bir sorun gelirse herkesin dağıtılacağı tehditiyle
karşılaştıklarını söyleyen Çetkin, bu tehdit gerçek mi oluyor diye sordu. “Bir okulda sorun çıkmaz ise
öğretmenler, öğrenciler mağdurmuş, eğitim nasıl yapılıyormuş önemli değil. Yeter ki sorun olmasın
olursa, şikayet de ederseniz soruşturmanın sonucunda mağdur taraf yerinden edilir, adalet arayışının
sonucunu görür. Sistem bu maalesef. Her yer güllük gülistanlık imajı bozulmasın. Şimdi Buldan’da
soruşturma süreci başlayalı bir haller oldu. Olay her ne hikmetse ilçe temsilcimize çevrildi. Bakın
sistem aynı. Şikayet eden huzur bozuyor. Okul iklimini bozmaktan görev yeri değişikliği. İlk defa
olmuyor ki bu. Herkese aynı süreci işletiyorlar. Sahte ve asılsız iddiaları koskoca Maarif
Müfettişlerimiz “iddia” deyip soruyor bir de.
Okul içinde taraflar oluşturuluyor, ifadeler verdirilip tutanaklar tutturuluyor.
Şikayet edeni şikayet ettiğine pişman etme tekniği gibi çalışmalar yürütüldüğünü söyleyen Çetkin;
“Sistem aynı demiştik. Belli imtiyazlarla; ders programı olur, imtiyaz olur benzer durumlarla
öğretmenleri tarafına çekmeye çalışırlar veya aynı ideoloji, arkadaş veya herhangi bir şey birlikteliğidir
taraf olur ve herkes şikayet eden hakkında ifade verir, tutanaklar tutulur. Ama bu sistem de yetmiyor
artık. “Aptal aşık” gibi dünyanın kendi etrafında döndüğünü sananlar yanlışa o kadar inanırlarmış
kendilerini görmez hale gelirlermiş. Ama başkaları o hallerini görüyor yani. Aşka kendini ispat etmeye
çalışmak filan. Komik. Süreci her ne kadar farklı tarafa gizli yürütmeye çalışırlarsa çalışsınlar maalesef
aynı yürütülen bu sitem çöktüğü için deşifre edilmiş haldedir. Ve bu da dilleri yakan bir gerçek olarak
söylenemeyen şeydir.
Pansiyonda termos alan kişilerle tutanağın altında imzası olan kişiler aynı kişiler mi?
İlçe Temsilcisinin pansiyon nöbeti esnasında karşılaştığı olaya dair soran Çetkin; “İlçe temsilcimiz
nöbet için okul pansiyonuna gittiğinde, pansiyona malzeme getiren kişinin bir müdürü iki müdür
yardımcısına termos hediyesi getirdiğini, okul müdürünün güzel bir yemek talebi olduğuna şahit
olmuştu. Küçük bir talep veya hediye olabilir ama biz sadece buna şahit olduk. Şimdi temsilcimiz için
tutulan ve hala haberinin olmadığı o tutanaklarda bu idarecilerin imzası olabilir mi?”
İlginçtir ki okullar ve idarecileri genelde aynı profil.
Uygulanan bu sistemin neden ve niçinlerini bilmediklerini ifade eden Çetkin; “Bazı noktalarda ilginç
gelen olaylar da yok değil. Resmin tamamına baktığında sistem aynı sitem derken kişiler de aynı
kişiler olduğunu görüyorsunuz. Aynı yer aynı profil gerçeği bizi düşündürüyor.

O okulda müdür değil de şikayet eden öğretmen en ufak bir ceza alırsa tehdit ve sistem
somutlaşacaktır.
İl Temsilciği olarak süreci sessiz ve yakından takip ettiklerini ifade eden Çetkin, soruşturmanın
sonucunu merak ettiklerini ifade etti. “İl ve İlçe Temsilciği olarak ciddi ve somut delillerle yola çıktık.
Adalet istedik. İlimizde bunu sağlayamayacak bir acziyet olduğunu düşünmüyorum. Süreç daha fazla
hasar vermeden adil bir şekilde yürütülmeli ve sonuçlandırılmalıdır. İhtiraslar, duygusal yaklaşımlar
adaleti engeller. Basit bir denklem olan bu durumu, süreci çarpıtmalarla çok bilinmeyenli denkleme
çevirmek yanlış olacaktır.” Dedi.

Gülay Çetkin
Eğitim Gücü Sendikası
Denizli İl Temsilcisi