MAHMUT ERASLAN: ÖNÜMÜZDEKİ ÜÇ AYDA YAŞANACAKLARI NOT EDİYORUZ.

GÜNDEM 24.03.2021 - 08:42, Güncelleme: 29.09.2023 - 04:46 1508+ kez okundu.
 

MAHMUT ERASLAN: ÖNÜMÜZDEKİ ÜÇ AYDA YAŞANACAKLARI NOT EDİYORUZ.

MAHMUT ERASLAN: ÖNÜMÜZDEKİ ÜÇ AYDA YAŞANACAKLARI NOT EDİYORUZ. Adana Sivil İnisiyatif Meclisi (ASİM) Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesinin ardından bir açıklama yaptı. ASİM Başkanı Mahmut Eraslan toplumsal ayrışmaya yol açan İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmenin önemli olduğunu ancak asıl önemlisinin bundan sonra aile kurumu üzerinde atılacak adımlar olduğunu söyledi. Resmi Gazetede yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararıyla Türkiyenin İstanbul Sözleşmesinden çekilmesinin ardından STK’lar karara dair düşüncelerini açıklamaya devam ediyor. Adana’da yaklaşık 50 sivil toplum kuruluşunun bir araya gelerek oluşturduğu ASİM de Türkiye’nin sözleşmeden çekilmesine destek veren kurumlardan birisi. ASİM adına açıklama yapan Başkan Mahmut Eraslan’ın konuyla ilgili yaptığı değerlendirmesi şöyle; Daha önce defalarca bu sözleşmeden çekilmemiz gerektiğini ifade etmiştik. Bu çağrılarımızın karşılık bulmuş olması önemlidir. Kararın milletimizi için hayırlı olmasını diliyor, kararın alınmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz. Şiddet toplumsal bir sorundur ve bu sorunun çözümü de sadece hükümetin atacağı adımlarla olmaz. Milletle bütünleşmemiş hiçbir uygulamanın yaşama ve yaşatma şansı yoktur. İstanbul Sözleşmesi de bunlara en güzel örnektir. İstanbul Sözleşmesi’nin imzalandığı günden bu yana gerçekleşen kadın cinayetlerinde her yıl artış olmuştur. Çünkü bu sözleşmenin içerisinde toplumumuzun temel değerlerine açıkça muhalefet eden hükümler vardır. Toplumsal cinsiyet eşitliği, kadına yönelik şiddetin önlenmesi gibi süslü cümlelerle ifade edilse de bu sözleşme en çok kadınlara zarar verdi. İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmemiz önemli ancak daha önemlisi bu sözleşmeye dayanarak yürürlüğe giren özellikle 6284 sayılı Kanun’un ya tümüyle gözden geçirilmesi ya da ilga edilerek toplumumuzun milli ve manevi değerlerine uygun, sadece kadınları değil çocukları, kadınları hatta erkekleri de şiddetten koruyabilecek, aileyi odağa alan yeni bir kanunun yürürlüğe konmasıdır. Sözleşmeden çekilmemizi bir son olarak değil, şiddetle topyekûn mücadelede bir başlangıç olarak nitelendiriyoruz. Sözlerimizin sonunda şunu özellikle belirtmek isteriz ki; Sözleşmenin fesihle ilgili 80. Maddesinde yer alan hükümlere göre tam çekilme 3 ay sonra gerçekleşecek. Bu süreç içerisinde şimdiden peş peşe açıklamalar yapan uluslararası güç odaklarının ülkemiz ile ilgili baskılarına ve güdümlerindeki medyadan topluma empoze edilecek kadına yönelik arttırılmış şiddet haberlerine karşı da hem devletimizi hem de toplumumuzu dikkatli olmaya davet ediyoruz.

MAHMUT ERASLAN: ÖNÜMÜZDEKİ ÜÇ AYDA YAŞANACAKLARI NOT EDİYORUZ.

Adana Sivil İnisiyatif Meclisi (ASİM) Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesinin ardından bir
açıklama yaptı. ASİM Başkanı Mahmut Eraslan toplumsal ayrışmaya yol açan İstanbul
Sözleşmesi’nden çekilmenin önemli olduğunu ancak asıl önemlisinin bundan sonra aile kurumu
üzerinde atılacak adımlar olduğunu söyledi.
Resmi Gazetede yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararıyla Türkiyenin İstanbul Sözleşmesinden
çekilmesinin ardından STK’lar karara dair düşüncelerini açıklamaya devam ediyor.
Adana’da yaklaşık 50 sivil toplum kuruluşunun bir araya gelerek oluşturduğu ASİM de Türkiye’nin
sözleşmeden çekilmesine destek veren kurumlardan birisi. ASİM adına açıklama yapan Başkan
Mahmut Eraslan’ın konuyla ilgili yaptığı değerlendirmesi şöyle;
Daha önce defalarca bu sözleşmeden çekilmemiz gerektiğini ifade etmiştik. Bu çağrılarımızın karşılık
bulmuş olması önemlidir. Kararın milletimizi için hayırlı olmasını diliyor, kararın alınmasında emeği
geçen herkese teşekkür ediyoruz.
Şiddet toplumsal bir sorundur ve bu sorunun çözümü de sadece hükümetin atacağı adımlarla olmaz.
Milletle bütünleşmemiş hiçbir uygulamanın yaşama ve yaşatma şansı yoktur. İstanbul Sözleşmesi de
bunlara en güzel örnektir. İstanbul Sözleşmesi’nin imzalandığı günden bu yana gerçekleşen kadın
cinayetlerinde her yıl artış olmuştur. Çünkü bu sözleşmenin içerisinde toplumumuzun temel
değerlerine açıkça muhalefet eden hükümler vardır. Toplumsal cinsiyet eşitliği, kadına yönelik
şiddetin önlenmesi gibi süslü cümlelerle ifade edilse de bu sözleşme en çok kadınlara zarar verdi.
İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmemiz önemli ancak daha önemlisi bu sözleşmeye dayanarak
yürürlüğe giren özellikle 6284 sayılı Kanun’un ya tümüyle gözden geçirilmesi ya da ilga edilerek
toplumumuzun milli ve manevi değerlerine uygun, sadece kadınları değil çocukları, kadınları hatta
erkekleri de şiddetten koruyabilecek, aileyi odağa alan yeni bir kanunun yürürlüğe konmasıdır.
Sözleşmeden çekilmemizi bir son olarak değil, şiddetle topyekûn mücadelede bir başlangıç olarak
nitelendiriyoruz.
Sözlerimizin sonunda şunu özellikle belirtmek isteriz ki; Sözleşmenin fesihle ilgili 80. Maddesinde yer
alan hükümlere göre tam çekilme 3 ay sonra gerçekleşecek. Bu süreç içerisinde şimdiden peş peşe
açıklamalar yapan uluslararası güç odaklarının ülkemiz ile ilgili baskılarına ve güdümlerindeki
medyadan topluma empoze edilecek kadına yönelik arttırılmış şiddet haberlerine karşı da hem
devletimizi hem de toplumumuzu dikkatli olmaya davet ediyoruz.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve adanayerelhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.