akay 2
akay
Akif Kemal Akay
Ali Demirçalı

‘’Bulaşıcı Hastalıklar ile Ruh Sağlığı Arasındaki İlişki Antik Çağlara Dayanıyor

SAĞLIK 25.11.2021 - 07:11, Güncelleme: 29.09.2023 - 04:46 1194+ kez okundu.
 

‘’Bulaşıcı Hastalıklar ile Ruh Sağlığı Arasındaki İlişki Antik Çağlara Dayanıyor

İstinye Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Pervin Tunç, tüm dünyayı etkisi altına alan COVİD-19 Pandemisinin neden olduğu anksiyete ve travma sonrası stres belirtilerini (TSSB) değerlendirdi.

Tarih boyunca belirli zaman aralıklarında gücünü arttıran salgın dönemlerinde; bireylerde ve toplumlarda var olan sorun çözme becerileri yerini korku ve panik duygusuna bırakıyor. Pandeminin yarattığı korku bireylerde ciddi ruhsal sorunlara yol açarak travma sonrası stres belirtilerini tetikleyebiliyor. İstinye Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Pervin Tunç, tüm dünyayı etkisi altına alan COVİD-19 Pandemisinin neden olduğu anksiyete ve travma sonrası stres belirtilerini (TSSB) değerlendirdi. ''Bulaşıcı Hastalıklara Bağlı Ruhsal Sorunlar, Küresel Olarak En Büyük Hastalık Türü Kategorileri Arasında Kabul Ediliyor'' Çağımızda bulaşıcı hastalıklara bağlı ruhsal sorunlar, küresel olarak en büyük hastalık türü kategorileri arasında kabul ediliyor. Milyonlarca insanın ölmesi, işsiz kalması ve karantiya girmesi gündelik hayatı belirleme ve gelecek ile ilgili yaşam hedeflerini oluşturmada belirsizlik yaratıyor. Bulaşıcı hastalıklarla ruh sağlığı arasındaki ilişkilendirme antik çağlara kadar gitmektedir. Salgınların doğasına ilişkin en kötü özellik, ne zaman geleceğine dair hiçbir kesinliğin olmaması. Bu durumda; salgının travmatik etkisinin insanın kavrayışının ötesinde olduğu, bireyin var oluşan dair duygusal ve bilişsel bütünlüğünü olumsuz bir şekilde etkileyebileceği söylenebilir.  ‘’Travmatik Olayları Diğer Olaylardan Ayıran En Önemli Özellik Yaşamsal Bir Tehdit Oluşturması’’ İnsanlık tarihi boyunca doğal afetler içinde önemli bir yer tutan salgın hastalıkların insan psikolojisi üzerinde olumsuz etkiler bırakması kaçınılmaz. Hayatımızda belirgin değişiklik yapan, ruhsal sağlığımızı tehdit eden, yeniden uyum gerektiren gelişmeler karşısında duygusal ve düşünsel olarak zorlandığımız dönemlerde, stres ve anksiyete hissetme halinin görülmesi beklenen bir durum. Travmatik olayları diğerlerinden ayıran en önemli özellik ise yaşamsal bir tehdit oluşturması; kontrol edilemez ve beklenmedik olması. Salgın hastalıklar ile ortaya çıkan travmatik yaşam olayları, insanlarda korku ve güven kaybını tetikleyerek depresyon, anksiyete, alkol-madde kullanımı gibi psikiyatrik bozuklukların ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Bireylerin travmatik durumlara verdiği tepkilerin önceki ruhsal sorunlardan etkilenerek ağırlaşabileceği de göz önüne alınmalıdır.
İstinye Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Pervin Tunç, tüm dünyayı etkisi altına alan COVİD-19 Pandemisinin neden olduğu anksiyete ve travma sonrası stres belirtilerini (TSSB) değerlendirdi.

Tarih boyunca belirli zaman aralıklarında gücünü arttıran salgın dönemlerinde; bireylerde ve toplumlarda var olan sorun çözme becerileri yerini korku ve panik duygusuna bırakıyor. Pandeminin yarattığı korku bireylerde ciddi ruhsal sorunlara yol açarak travma sonrası stres belirtilerini tetikleyebiliyor. İstinye Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Pervin Tunç, tüm dünyayı etkisi altına alan COVİD-19 Pandemisinin neden olduğu anksiyete ve travma sonrası stres belirtilerini (TSSB) değerlendirdi.

''Bulaşıcı Hastalıklara Bağlı Ruhsal Sorunlar, Küresel Olarak En Büyük Hastalık Türü Kategorileri Arasında Kabul Ediliyor''

Çağımızda bulaşıcı hastalıklara bağlı ruhsal sorunlar, küresel olarak en büyük hastalık türü kategorileri arasında kabul ediliyor. Milyonlarca insanın ölmesi, işsiz kalması ve karantiya girmesi gündelik hayatı belirleme ve gelecek ile ilgili yaşam hedeflerini oluşturmada belirsizlik yaratıyor. Bulaşıcı hastalıklarla ruh sağlığı arasındaki ilişkilendirme antik çağlara kadar gitmektedir. Salgınların doğasına ilişkin en kötü özellik, ne zaman geleceğine dair hiçbir kesinliğin olmaması. Bu durumda; salgının travmatik etkisinin insanın kavrayışının ötesinde olduğu, bireyin var oluşan dair duygusal ve bilişsel bütünlüğünü olumsuz bir şekilde etkileyebileceği söylenebilir. 

‘’Travmatik Olayları Diğer Olaylardan Ayıran En Önemli Özellik Yaşamsal Bir Tehdit Oluşturması’’

İnsanlık tarihi boyunca doğal afetler içinde önemli bir yer tutan salgın hastalıkların insan psikolojisi üzerinde olumsuz etkiler bırakması kaçınılmaz. Hayatımızda belirgin değişiklik yapan, ruhsal sağlığımızı tehdit eden, yeniden uyum gerektiren gelişmeler karşısında duygusal ve düşünsel olarak zorlandığımız dönemlerde, stres ve anksiyete hissetme halinin görülmesi beklenen bir durum. Travmatik olayları diğerlerinden ayıran en önemli özellik ise yaşamsal bir tehdit oluşturması; kontrol edilemez ve beklenmedik olması. Salgın hastalıklar ile ortaya çıkan travmatik yaşam olayları, insanlarda korku ve güven kaybını tetikleyerek depresyon, anksiyete, alkol-madde kullanımı gibi psikiyatrik bozuklukların ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Bireylerin travmatik durumlara verdiği tepkilerin önceki ruhsal sorunlardan etkilenerek ağırlaşabileceği de göz önüne alınmalıdır.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve adanayerelhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.