Arkeolojik Mirasımız Kapılarını İnsanlık İçin Aralıyor

  Dünya tarihinde birçok ilke şahitlik eden ve medeniyetlere ev sahipliği yapan Anadolu topraklarındaki arkeolojik miras, dünyayla buluşuyor. Yunus Emre Enstitüsü, salgın döneminde de dünyanın her yerinden Türkiye ile bağ kurmak isteyen dostlarını unutmadı. Dijital ortama taşıdığı faaliyetlerle milyonlarca insana ulaşmaya devam eden Enstitü bu defa, gizemleri ve gerçekleri ile Anadolu medeniyetlerini çevrimiçi düzenlenecek olan konferans serisinde buluşturmaya hazırlanıyor. Washington DC Yunus Emre Enstitüsü tarafından koordine edilen etkinlik kapsamında, kültürel mirasımızın en önemli değerleri olan Hattuşa, Troya ve Patara Antik Kentleri ile birlikte dünyanın bilinen en eski anıtı Göbeklitepe tanıtılırken, bu alanlarda görevli kazı başkanlarının konuk olduğu söyleşiler düzenlenecek. Söyleşilerin ardından merak edilenlere de cevap verecek olan konuklar, katılımcılarla gün yüzüne çıkan keşifleri paylaşacak. 2021 yılının Ocak ayında başlayacak serinin ilkinde, 1986 yılında UNESCO Dünya Miras Listesi’ne alınan Hitit İmparatorluğunun başkenti Hattuşa (Çorum, Boğazköy), kazı başkanı Prof. Dr. Andreas Schachner'in konuk olacağı programla tanıtılacak. Kazı çalışmaları sırasında ortaya çıkarılan tarihi eserler ve Hitit Medeniyeti hakkında bilgiler paylaşacak olan Schachner, katılımcıların sorularını da yanıtlayacak. Yıl boyu devam etmesi öngörülen program kapsamında, Patara Antik Kenti, Dr. Erkan Dündar; Troya Antik Kenti, Dr. Rüstem Aslan; Göbeklitepe, Dr. Lee Clare ile keşfe çıkılacak.   Prof. Dr. Andreas Schachner Kimdir? Tunç Çağı ve Demir Çağı’na yoğunlaşan çalışmalarıyla tanınan ve bu konuda çok sayıda yayını bulunan Schachner, uzun yıllardır Alman Arkeoloji Enstitüsünde çalışmalarına devam ediyor. 2006 yılında Boğazköy-Hattuşa’daki kazı çalışmalarında başkan olarak görevlendirilen Schachner, görevini halen sürdürmektedir.  Hattuşa Antik Kenti Çorum Boğazköy’de yer alan Hattuşa, MÖ 1600’lü yıllarda Hitit İmparatorluğunun başkenti olmuş bir antik kenttir. Günümüzden yaklaşık 3500 yıl önce kurulan, sanat ve mimarlık dalında önemli eserler bırakan Hattuşa Anadolu’nun tarihi ile ilgili çok önemli bilgiler veriyor. 1906 yılında başlatılan bilimsel kazı çalışmaları 1931’den bu yana kesintisiz devam ediyor. Anadolu’nun kalbinde verimli topraklara sahip olan ve birçok kültüre ev sahipliği yapmış olan Hattuşa, 1986 yılından beri UNESCO Dünya Mirasları Listesi'nde yer alıyor.