Kadın Dayanışma Komiteleri çalışmalarına devam ediyor.

soL Haber Portalı'nda yayımlanan röportaj şu şekilde:

İstanbul Sözleşmesi'ni feshetmesini öngören Cumhurbaşkanı Kararı'nın ardından protesto eylemleriyle birlikte 57 KDK imzasıyla "Kadınların Kararları"nı açıklayan bir metni kamuoyunun gündemine sundunuz. Bu metin hangi ihtiyaç üzerinden ortaya çıktı?

İçinde yaşadığımız düzen, sömürüsüyle, ayrımcılığıyla, şiddetiyle kadınları köşeye sıkıştırmaya devam ediyor. Bunu yaparken kadınların yaşamlarını doğrudan ilgilendiren meselelerde kadınlar adına kararlar almaktan da geri durmuyor. Bir gün çocuk yaşta evliliklerin kapısı aralanıyor, bir başka gün kürtaj yasağının. Günde en az bir kadının katledildiği, binlercesinin şiddete maruz kaldığı ülkede yaşıyoruz, kadınlara yönelik şiddetle mücadele kapsamında imzalanmış olan İstanbul Sözleşmesi bir gece yarısı oldu bittiye getirilerek feshediliyor. Birilerinin elimizi kolumuzu zincirleyen bu gidişe dur demesi gerekiyordu, özellikle de en çok canı yananlar olarak kadınların. Bunu artık bir ihtiyacın da ötesinde, kaçınılmaz bir ayağa kalkış olarak görüyoruz.

Üzerine konuştuğumuz metin, taslak bir metin değil mi? Son haline ne zaman gelecek?

Evet, ilk adımda bir taslak metin hazırlamayı özellikle tercih ettik. Başka türlüsü Kadın Dayanışma Komiteleri’nin işleyişine de ruhuna da uygun olmazdı zaten. Sorunları nasıl ki tek tek bireylerin olarak görmüyorsak çözümü de kişilere devretmiyoruz. Gericilikten kadına yönelik şiddete, eğitim ve çalışma hakkından çocuk yaşta evliliklere, kendi yaşamımızı ilgilendiren her somut başlığı ele alıyor, birlikte düşünüyor ve tartışıyoruz. Tüm Kadın Dayanışma Komiteleri önümüzdeki iki hafta boyunca toplantılar düzenleyecek ve nihayetinde ortaklaşılmış kararlarla metne son hali verilmiş olacak. Bu arada yaygın bir biçimde mahallelerimizde, iş yerlerimizde, meydanlarda kararlarımızı anlatıyor, tüm kadınları KDK’larda örgütlenmeye davet ediyoruz.